Görüntüleme Ünitesi

ÇOK KESİTLİ BİLGİSAYARLI TOMOGRAFİ (MULTİSLİCE BT)

General Electric marka “CT Optima 660” model çok kesitli bilgisayarlı tomografi cihazımız 24 saat  hastalarımıza hizmet sunmaktadır. Bursa ilinde şu anda kurulu bulunan en gelişmiş bilgisayarlı tomografi cihazıdır. 64 dedektör sırasına sahip cihazımız  bir dönüşünde 128 kesit almaktadır. Bu sayede 1 mm den ince (0.625 mm) kesitlerle 1 dakikadan kısa sürede kafadan ayağa kadar tüm vücut taraması yapabilmekte istenilen organların üç boyutlu görüntülerini oluşturabilmektedir. Vücudun daha hızlı ve detaylı taranması,  doğru tanı konulması yanında diğer BT cihazları ile yapılamayan bir çok yeni tetkikin yapılmasını sağlamaktadır.

BT cihazları bilindiği üzere radyasyon ile çalışan cihazlardır. Cihazımızda bulunan ASİR (Adaptive Statistical Iterative Reconstruction) teknolojisi %40 yakın doz azaltılması sağlamaktadır. Bu teknoloji, daha az radyasyon dozu ile aynı görüntü kalitesine ulaşılmasını sağladığı için hasta dostudur.

Cihazımız ile tüm rutin tomografi tetkiklerinin dışında istenilen organın üç boyutlu görüntülenmesi, kalp anjiosu ve vücudun bütün damarlarının görüntülenmesi yapılabilmektedir.



Kalp Angiografisi

Klasik anjiyoya kıyasla; katetersiz, kansız ve ağrısız tomografik anjiyo yöntemidir. Yüksek hasta konforu sunar.  5 kalp atımı süresinde başta kalbin damarları olmak üzere tüm yapılarını ince ve ayrıntılı şekilde görüntüler.

Klasik kalp anjiosu yapılması gereken hastaların yanında, ailesinde koroner kalp hastalığı olan 35 yaş üzeri kişiler, yüksek kolesterolü bulunanlar, yüksek tansiyon hastaları, sigara içenler, şeker hastaları, kilo fazlası (obez) olanlar ve stres altındaki kişiler bu cihaz ile tarama amaçlı kalp anjiyosu yaptırabilir.

Kalp incelemesi 2 aşamada yapılır:

1. Koroner arterlerde kalsiyum birikimine yönelik ilaçsız kısa ön görüntüleme,

2. Anjiyografik görüntüler için; EKG eşliğinde kalp hızı takibi ile ilaç verilerek ve kısa süreli nefes tutturularak yapılan 5 kalp atımı süren ikinci safha.




ULTRASONOGRAFİ  (US)

Görüntüleme ünitemiz 1 adet GE LOGIQ 7, 2 adet GE P5 ve 1 adet portable (taşınabilir) VİVİD-E model ultrasonografi cihazları ile hizmet vermektedir.

Cihazlarımızla tüm vücut ultrasonografi incelemeleri, tüm vücut renkli Doppler incelemeleri yanında, 4 boyutlu gebelik incelemesi de yapılabilmektedir. Anne karnındaki bebeklerin 4 boyutlu incelemesi cinsiyet, yarık damak, yarık dudak, eksik parmak, beyin ve omurilikten kaynaklanan rahatsızlıkların erken tanı konulmasına yardımcı olmaktadır.

Portable cihazımız sayesinde gerektiğinde tüm US incelemeleri yoğun bakımda veya hasta odasında hasta yatağından kaldırılmadan yapılabilmektedir.

DİGİTAL RÖNTGEN

Sabit ve portable (taşınabilir) dijital radyografi cihazlarımız (CR)  ile tüm radyografik incelemeler röntgen ünitesinde veya gerektiğinde yoğun bakım ile hasta odalarında hasta yatağından kaldırılmadan yapılabilmektedir.

Bu cihazların kovansiyonel röntgen cihazlarına üstünlüğü daha az radyasyon dozu ile aynı çekimlerin yapılabilmeleridir. Aynı zamanda  teknik hataya bağlı çekim tekrarlarını en aza indirmektedir. Bu iki etken ile  hastalarımız gereksiz yere radyasyon almaktan kurtulmaktadır.

Dijital röntgen görüntüleri hastane görüntü kayıt sistemine (PACS) arşivlenmektedir. Böylece filmin kaybolması gibi bir sorun yaşanmadan defalarca basılabilmekte ve hekim tarafında istenildiği zaman ayrıntılı bir şekilde (boyutu, dozu … değiştirilerek) incelenebilmektedir.

 

MAMOGRAFİ

Meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türüdür. Her 8 kadından birinin hayatının belirli bir döneminde meme kanserine yakalanacağı bildirilmektedir. Mamografi, meme kanserinin erken teşhisindeki halen en etkili yöntemdir.

Memede muayene ile saptanamayacak kadar küçük anormalliklerin tespit edilmesi amacıyla uygulanan mamografi yönteminde elde edilen sonuç, meme kanseri tanısında büyük önem taşımaktadır.

Meme kanseri, yayılmadan önce erken tespit edilirse, hasta %96 yaşam şansına sahiptir. Meme kanserine karşı en iyi koruyucu yöntem erken teşhistir. 40 yaş üzerindeki her kadının hiç bir şikayeti olmasa bile yılda bir kez mamografi tetkiki yaptırması önerilir.

Mamografide meme dokusu 2 plaka arasında sıkıştırılarak iki pozisyonda filmleri alınır. İşlem saniyeler içinde tamamlanır.

 

KEMİK DANSİTOMETRİSİ (DEXA)

Yaşlanma ile birlikte görülen kemik erimesi hastalığı (osteoporoz) kemik ağrıları ve kemik kırıklarına neden olmaktadır. 50 yaşın üzerinde her 8 kişiden 1' inde osteoporoza bağlı omurga kırığı gelişmekte olup bu oran yaş ile birlikte artmaktadır. Osteoporoza bağlı kalça kırığı 70 yaşın üzerindeki her 3 kadından ve her 9 erkekten 1' inde görülen önemli bir sağlık problemidir. Bu kırıklar kişinin fiziksel, psikolojik ve sosyal durumu ile sağlıkla ilgili yaşam kalitelerini olumsuz etkilemektedir.

 Osteoporoz teşhisi, kemik dansitometrisi ölçümleri ile konulur. Hastanemizde bulunan cihaz ile tüm vücut DEXA çekimleri birkaç dakika içinde tamamlanmakta ve çekim biter bitmez sonuç verilmektedir.



MANY
ETİK REZONANS (AÇIK MR) GÖRÜNTÜLEME


Hastanemizde açık MR  cihazı bulunmaktadır. Bu cihaz daha çok çocuk hastalar ile klostrofobik (kapalı yer korkusu) kişilerde tercih edilmektedir. Kapalı MR cihazları çok dar bir tünel şeklinde olduğu için yetişkin insanların yaklaşık %10 bu cihazlara girmekten korkmaktadır. Çocuklarda bu oran doğal olarak daha yüksektir. Bu tür durumlarda MR çekilmesi gerekiyorsa açık MR kullanılması gereklidir.

Hastanemizde  gerek duyulan çekimlerde anestezi uzmanlarımız MR ünitesinde hastaya anestezi vererek tetkik sırasında uyumasını da sağlamaktadır.



GİRİŞİMSEL RADYOLOJİ

Periferik damar anjiosu (DSA),tıkalı veya daralmış damarların açılması

Kalp dışında kalan beyin, boyun, kol, bacak, böbrek gibi damarların tıkanmalarına müdahale edilmesi işlemi kasıktan küçük bir kesi (2 mm) ile atardamara girilerek yapılır. Darlık bölgesine ulaşılarak balon ve stent konularak darlık bölgeleri açılır. Hasta işlem boyunca uyanıktır. İşlemden sonra kısa sürede hızla normal yaşamına döner.

Hastanemizde tüm vücut damarlarının görüntülenmesi ve gerektiğinde tıkalı damar açıcı işlemler yapılmaktadır.

Tanı koymak amacıyla perkütan biyopsi alınması

Bazı durumlarda muayene veya yapılan tetkikler ile vücudumuzda görülen bir lezyonun ne olduğu net olarak tanımlanamaz. Bu durumlarda lezyondan parça alarak patolojik inceleme yapmak gereklidir. Eskiden vücutta büyük kesiler yapmadan bu organlara ulaşılamazdı. Günümüzde ise ince bir iğne ile vücut içine girilerek sadece iğnenin ilerleyeceği hat uyuşturularak görüntüleme kılavuzluğunda hasta neredeyse hiç acı duymadan bu işlem tamamlanabilmektedir. İşlem için hastanın hastaneye yatması gerekmemektedir . İşlem sonrası günlük yaşama hemen dönülebilir.

Hastanemizde görüntüleme kılavuzluğunda tiroid, meme, akciğer, karaciğer, pankreas, prostat, böbrek,sürrenal, retroperitoneal veya intraabdominal kitle,yumuşak doku ince iğne veya tru-cut perkütan biyopsi yapılabilmektedir.

Normal akımı bozulan sistemlerde (Safra veya idrar yolları) akımın tekrar sağlanması

İster kötü huylu ister iyi huylu nedenlerle olsun safra akışının bozulması hastada sarılık (ikter), ciddi halsizlik oluşturur ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler. Bu durumlarda karaciğer içerisinden safra yollarına girilerek safra yolları görüntülenir (PTK) ve akımın tekrar sağlanması için kateter (eksternal veya internal bilier drenaj ) yerleştirilebilir. Bu hastalarda gerekirse damar açılmasında olduğu gibi balon veya stent ile darlık bölgesi açılır.

Benzer durum idrar yollarında da oluşabilir (prostat hastalıkları, rahim ağzı kanserleri,yaralanmalar…). Bu durumlarda böbrekleri korumak için ya idrarı vücut dışına akıtmak (perkütan nefrostomi) veya mümkünse mesaneye akıtmak  (antegrad double J stent) gereklidir.

Hastanemizde bahsedilen tüm işlemler başarı ile uygulanmaktadır.

Diyaliz hastaları için girişimsel radyolojik çözümler

Diyaliz tedavisi görmek zorunda olan hastaların en büyük sorunu diyalizde kullanılacak damar yolunun sağlanması ve korunmasıdır. Bu konuda çok farklı sorunlarla olmakla birlikte girişimsel radyolojide bunlarında çözümleri mevcuttur.

-Görüntüleme kılavuzluğunda diyaliz kateteri takılması:

Girişimsel radyolojide diyaliz kateterleri US ve Skopi kılavuzluğunda takılır. Diğer branşlarda ise körleme (landamark, anatomik işaretler yardımı ile) takılır. İşlemin US ve Skopi kılavuzluğunda yapılması komplikasyon (istenmeyen olumsuz sonuçların) oranını belirgin derecede düşürür.

-Santral venöz kateter patensi değerlendirilmesi:

Hastaların diyaliz  kateterlerinin çalışmasında sorun olması durumunda sorunun tanımlanması ve mümkünse kateterinin tekrar çalıştırılması amaçlanır.

-Venografi:

Venografi ile mevcut fistülün durumu veya fistül öncesi ven haritalaması yapılır. Darlık veya anevrizma saptanırsa bunlara yönelik tedavi edici işlemler yapılabilir.

Hastanemizde bahsedilen diyaliz hastalarına yönelik işlemler başarı ile uygulanmaktadır.

Kanser hastaları için girişimsel radyolojik çözümler

-Port yerleştirilmesi:

Kanser hastalarının yoğun ilaç tedavileri (kemoterapi) mevcuttur. Bu ilaçlar genellikle damarlarda ciddi hasarlara ve tıkanmaya neden olabilir. Port kateterler hastanın ilaç tedavisini daha konforlu bir şekilde devam ettirebilmesi amacıyla takılır. Girişimsel radyolojide portlar US ve Skopi kılavuzluğunda takılır. Bu yöntemle takılan portlarda komplikasyon (istenmeyen olumsuz sonuçlar) oranları belirgin derecede düşüktür.

-Tümörü besleyen damarın tıkanması (embolizasyon):

Anjio işlemi gibi kasıktan küçük bir kesi ile damar içine girilerek tümörü besleyen damarın selektif olarak tıkanması karaciğer kanseri gibi durumlarda seçkin tedavi yöntemidir. Beslenemeyen tümör dokusu küçülür. Aynı zamanda direkt tümör içine kemotrapi ilacı verilmesi işlemin etkisini arttırır. Bu işlem sonrasında da hasta aynı anjiodaki gibi kısa sürede normal yaşamına dönebilir.

-Tümörün radyofrekans (RF) ile yakılması:

Bazı tümör türlerinde US veya BT kılavuzluğunda biyopsidekine benzer şekilde kitle içerisine ilerleyerek tümör yakılabilir. Bu iğneler özel olarak üretilmiştir. İğnelerin uç kısımlarından yayılan RF yüksek ısı oluşturarak kanserli hücreleri öldürür.

Hastanemizde bahsedilen tüm onkolojik  işlemler başarı ile uygulanmaktadır.

İyi huylu rahim urlarının (Miyom) ameliyatsız tedavisi

Miyom, ortalama kadınların %25-50'si arasında görülür ve yaş ile birlikte görülme oranı artar. Tedavide öncelikle ilaç tedavisi denenir. Başarısız olunması durumunda cerrahi olarak miyomun çıkartılması veya rahmin tamamının alınması gerekir. Günümüzde cerrahi tedavi alternatifi olarak anjio gibi kasıktan küçük bir kesi ile girilerek miyomu besleyen damarların içeriden tıkanması yöntemi geliştirilmiştir. Bu yöntem sayesinde kan akımları kesilen miyomlar küçülmektedir. Hasta cerrahiye göre daha hızlı ve konforlu bir şekilde normal yaşamına dönmektedir.

Hastanemizde ameliyatsız miyom tedavisi (miyom embolizasyonu) işlemi başarı ile uygulanmaktadır.

Lazerle varis tedavisi

Bacaktaki büyük, belirgin ve estetik sorun yaratan damarlara varis denir. Bu damarlar estetik sorunlar dışında insan hayatını zorlaştıran pek çok sıkıntıya da yol açarlar. Eskiden cerrahi yöntemler ile tedavi edilen bu durumun günümüzde tüm dünyada en popüler tedavi şekli büyük varislerin içten lazer ile kapatılmasıdır. Bu işlemde 2 mm lik bir kesi ile damara girildiği için ciltte cerrahideki gibi kesi izleri olmaz. Doğal olarak görünüm daha estetiktir.

Lazer tedavisi (EVLT), hasta ile konuşa konuşarak uyutmadan tumesant anestezi denilen bir çeşit lokal anestezi ile ağrısız bir şekilde yapılmaktadır. İşlemin en büyük avantajı işlem biter bitmez hasta hemen normal yaşamına dönmektedir.

Lazer dışında orta çaplı arterlerin tedavisi için köpük uygulaması da yapılabilir. Burada da hastaneye yatış yapılmadan, genel anestezi almadan işlem tamamlanır ve hasta hemen normal yaşamına dönebilir.

Hastanemizde lazerle varis tedavisi ve köpük skleroterapi uygulamaları başarı ile yapılmaktadır.