Değerli Bahar Annesi,

Şu anda bebek dostu bir hastanedesiniz. Hastanemizde doğan tüm bebeklere annesinin sütü verilir. Çünkü sizin ve bebeğinizin sağlığı bizim için önemlidir.

Bu rehberde; anne sütü, emzirme, yenidoğan özellikleri ve lohusalık konularında öncelikli olarak bilinmesi gereken temel noktalara yer verilmiştir. Daha ayrıntılı bilgi almak ve sorunlarınızın çözüm yollarını öğrenmek için bizi arayabilirsiniz.

Sağlıklı ve mutlu günler dileriz.

Lohusalık Eğitimi

Lohusalık: Bir kadının doğumdan sonra yaşadığı yaklaşık 6 haftalık süreci tanımlayan doğum sonrası dönemdir.

Kanama: Vaginal kanamanız ortalama 40 gün kadar devam edecektir.Bu kanamanın miktarı ilk 1 hafta süreyle adet kanaması kadar olabilir. Daha sonra kanamanız sırayla kahverengi, sarı ve beyaz bir akıntı halinde devam ederek 40 gün sonunda kesilecektir. Dikkat etmeniz gereken adet kanamasından daha yoğun bir kanamanız olursa veya parça düşürürseniz doktorunuza başvurunuz. Kanamanızın az olması problem teşkil etmez. Kanamanız kötü kokulu ise doktorunuza başvurabilirsiniz.

Hijyen: Lohusalık dönemi boyunca dikkat etmeniz gereken pedlerinizi sık aralıklarla değiştirmek, perine bölgesini kuru ve temiz tutmaktır. Eğer sezeryan ameliyatı geçirdiyseniz temizlik için özel bir solüsyon kullanmanıza gerek yoktur. Banyonuzu doktorunuzun önerisine göre yapmanız uygun olur. Günlük hayatta olduğu gibi normal suyla temizlik yeterlidir. Pedlerinizi değiştirirken kötü kokulu bir akıntı hissederseniz mutlaka doktorunuza başvurunuz. İstediğiniz zaman ayakta duş şeklinde banyo yapabilirsiniz. Ancak banyo yaparken ameliyat bölgesini fazla liflemeyiniz, ovuşturmayınız. Banyo bitiminde temiz bir havluyla tampon yaparak kurulayınız. Normal doğum yaptıysanız doktorunuzun reçete edeceği solüsyonu dikişlerinize her tuvaletten sonra pansuman yapmanız yeterli olacaktır.
Beslenme: Özel bir diyetiniz olmamakla birlikte çok gaz yapıcı yiyeceklerden (kuru fasulye, nohut, mercimek, çiğ sebze ve meyveler, gazlı içecekler v.b.) Birkaç kez büyük tuvalete çıkana kadar kaçınmanızı öneriyoruz. Bunun dışında istediğiniz her şeyi yiyip içebilirsiniz. Bol sıvı tüketmeniz hem bağırsaklarınızın düzenli çalışması hem de süt salınımının artması açısından faydalıdır.

Haraket: Ev içinde ve dışında kendinizi fazla yormadan ufak yürüyüşler yapmanız faydalıdır. Evde yorucu olmayan ev işlerinizi (yemek yapmak, bulaşık yıkamak)yapabilirsiniz. Ancak lohusalık dönemi bitimine kadar ağır kaldırılmamalı ve yorucu işlerden kaçınmalısınız. Eğilip kalkarken aynı gebelikte olduğu gibi bacakları kırarak eğilmeli, direkt uzanarak yerden bir şey almaya kalkışmamalısınız.

Ağrı: Rahminizin eski haline dönmesi için toparlanmasına bağlı ağrılarınız olması gayet normaldir. Bu ağrılar özellikle bebeğinizi emzirirken artabilir. Çünkü bebeğiniz emerken rahminizdeki kasılma hareketleri fazlalaşır. Ağrı durumunda doktorunuzun önerdiği parasetemol içeren ağrı kesicileri kullanabilirsiniz.

Ateş: Eğer ateşiniz 38 derecenin üzerine çıkarsa ve bu ateş sütlerinizin dolu olmasına bağlı bir ateş değilse mutlaka doktorunuzu arayınız. Sütlerin dolu olmasına bağlı ateş bebek bakımında ayrıntılı olarak anlatılacaktır.

Cinsel Yaşam: Lohusalık dönemi boyunca cinsel ilişkide bulunmamanızı öneriyoruz.Lohusalık dönemi sonunda doktorunuza kontrole geldikten sonra normal yaşamınıza dönebilirsiniz. Korunma amaçlı, ilişki olmadan geldiğinizde lohusalık dönem sonunda rahim içi araç uygulanabilir.
Yenidoğanın Özellikleri

Cilt Özelliği: Doğumdan sonra deri normal renginden daha mor görülebilir. Bebeğinin cildi yetişkinlere göre daha pembe ve daha hassastır. Doğumdan sonraki ilk günlerde bebeğin cildinde ortasında sarı bir alan bulunan kırmızı lekeler görülebilir. Bu lekeler yaşamın ilk günlerinde ortaya çıkar ve 15 günde kaybolurlar, tamamen zararsızdırlar.

Görme ve İşitme Yeteneği: Bebeğin doğumdan itibaren görme, işitme, koku ve tat alma yeteneğine sahiptir. Böylece ilk birkaç gün içinde annesini bu duyuları ile tanımaya öğrenecektir. 15–20 cm’ den net bir şekilde, daha uzaktan ise siluet şeklinde görebilirler. Bebeklerin çoğunda gözyaşı 2. ayda başlar.

Genel Özellikleri

Ağlama Nedenleri: Bebek kendini ağlayarak ifade eder. Ağlaması oldukça doğal ve olmasını beklediğimiz bir davranıştır. Bebek genellikle acıktığında, altı kirlendiğinde ya da gazı olduğunda ağlar, bu ağlamalar bize uyarı niteliği taşır. Bunların dışında bütün bu sorunları ortadan kaldırdığınız halde nedensiz gibi gelen ağlamaları olabilir.

Yatış Pozisyonları: Bebeğin yatağı içine gömülmeyecek kadar sert olmalıdır. Doktorun önerisine göre ince bir yastık kullanılabilir. Bebeğin; besleme sonrası ve özelikle sizin takip edemeyeceğiniz saatlerde (gece) sırtını ince bir yastıkla destekleyerek, yan tarafına yatırmanız gerekir. Bebek yoruldukça sağ-sol-yan olarak pozisyonunu değiştirebilirsiniz. Gündüz ve sizin gözle takip edebileceğiniz durumlarda kısa süreli olarak yüz üstü/sırt üstü yatırabilirsiniz.

Yenidoğanın Davranışları: Yenidoğan bebeklerde; çene titremesi, alt dudağın içe dönmesi, hıçkırık, düzensiz solunum, öksürme, hapşırma, esneme, sesli uyuma, irkilme, ağlarken el ve kollarının titremesi, ağladığında ve üşüdüğünde morarma gibi durumlarla karşılaşabilirsiniz.

Vücut Özelliği: Yenidoğan bebeğinizin kafası bedene oranla daha büyüktür ve normal doğan bebeklerde kafa şekli doğum kanalından geçtiği için bozuk olabilir. Kafasında yumuşak kısımlar(fontanel/bıngıldak) vardır. Bacaklar içe doğru kıvrık olabilir, çenesinde ve burun çevresinde yağ kabarcıkları(milia),olabilir kuyruk sokumu bölgesinde morluklar (mongol lekesi) olabilir. Bütün bunlar normaldir.

Kilo Kaybı: Beben ilk bir haftada, doğum kilosunun %10’unu aşmayacak oranda kilo kaybetmesi normaldir. Bundan sonra kilo almaya başlamalıdır. Bebeğin ilk kakası siyahımsı koyu yeşil ve yapışkandır buna mekonyum denir. 2–3 gün sonra anne sütü aldıkça kaka sulu, hardal sarısı rengine dönüşür. Anne sütü alan bebekler her emzirme sonrasında ya da günde 4-5 kez kaka yapabilirler. Bebeklerin günde 7–8 defa idrar ve kaka yapmaları, kilo alımları da iyi ise annesinin sütünün yaradığının göstergesidir.

Memelerde Şişlik, Vajinal Kanama, Akıntı: Anneden geçen gebelik hormonlarının etkisiyle, hem kız hem erkek bebeklerin göğüslerinden süt gelebilir şişlik ve sertlik oluşabilir, ovulmaması gerekir. Kız bebeklerde vajinal akıntı hatta kanama bile görülebilir, bu durum da anneden bebeğe geçen hormonlardan kaynaklanmaktadır ve normaldir. Erkek bebeklerin yumurtalıklarını örten deri şiş görülebilir. 6–12. aylarda bu durum düzelir. Erkek bebeklerin % 4’ünün testisleri henüz inmemiştir. Bu durumun mutlaka doktor tarafından izlenmesi gerekir.

Kusma: Yenidoğan bebekler beslenme sonrası bazen gaz çıkarırken süt yada süt kesiği gibi efor harcamadan anne sütünün bir miktarını çıkarabilirler bu durum normaldir ancak fışkırır şekilde sürekli olan kusmalar, kusma ile birlikte morarma oluyorsa mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Gaz Sancısı: Beslendikten sonra bebeğinizin gazını uyusa bile mutlaka çıkarın gaz çıkışı ağızdan ya da popodan olabilir, 1 – 2 kez gaz çıkarma sesini duyuyorsanız yeterlidir. Gaz sancısı bebeklerde sık görülmekte olup genellikle 2. haftada ortaya çıkar günün benzer saatlerinde özellikle akşam saatlerinde çıkmaya meyillidir. Göbek çevresine ayak tabanına avuç içine elma yağı ya da kimyon yağı ile masaj denenebilir. Sık tekrarlıyorsa 30 dk. dan uzun sürüyorsa doktorunuzla görüşmeniz faydalı olacaktır.

İdrar Gaita: Bebeğinizin idrarını ilk 24 saatte kakasını ilk 48 saatte yapması beklenir bu süreler içerisinde yapmamış ise doktorunuza başvurun. Bebeğinizin ilk kakası siyah renkte olup macun kıvamındadır genellikle 4 – 5. günlerde yeşil sarı renkte sulu kıvamda olmaya başlar.

Günde 1 – 2 kez ya da 7 – 8 kez olabilir. Genellikle her emzirme sonrası gaz ile birlikte kakasını da yapabilir. İdrar çıkışı günde 5 – 6 kere bezin ağırlığını hissedecek kadar oluyorsa yeterlidir. 3 bezden daha az idrar çıkışı oluyorsa ya da bezinin ıslandığını ağırlaştığını hiç fark etmiyorsanız bebeğiniz yeterince beslenemiyor demektir. Doktorunuzla görüşmeniz uygun olacaktır. Bazen bebeklerin bezinde turuncu lekelenmeler olur bu idrardan gelir ve yenidoğanlarda normaldir.

Yenidoğanın Sarılığı: Bebeklerin % 60’ında 2-3. günlerinde ciltlerinde sarılık görülür. Fizyolojik sarılık olarak tanımlanan sarılık tipi zararsızdır. Ancak sarılığa neden olan bilirubin maddesi kan uyuşmazlığı gibi bazı durumlarda tehlikeli düzeylere yükselebilir ve tedavi gerekebilir. Sarılığın fizyolojik olup olmadığını aile cilt renginden tahmin edemez bu yüzden mutlaka doktor kontrolü gerekir. Bebeğin bilirubin seviyesine bakılır. Bilirubin sonucuna göre gerekiyorsa fototerapi tedavisine başlanır.

Yenidoğanın Kıyafetleri: Yenidoğan bebeklerin cilt altı yağ dokusu az olduğundan üşümeye meyillidirler. Özellikle baş bölgesinden ısı kaybı fazla olur. Kendinize göre 1 kat fazla giydirmeniz başına şapka takmanız uygun olacaktır. Eli ayağı sıcak sırtı terlemiyorsa kıyafeti uygun demektir. Yenidoğan bebeklerin cildi aynı zamanda çok hassas olduğundan giysilerinin pamuklu yumuşak kumaştan olması ve giydirilmeden önce yıkanıp ütülenmiş olması uygun olacaktır. Yünlü tüylü sentetik kumaşlar tercih edilmemelidir. Oda ısısının 22-26 derece arasında olması uygundur.

Hıçkırık: Ara ara bebeğinizi hıçkırık tutabilir. Böyle durumlarda, gazını çıkarmaya çalışabilir ya da emzirebilirsiniz. Durdurulamayan hıçkırık ataklarınız oluyorsa hekiminize başvurun.

Bebeğin Beslenmesi

Ağız Sütü (kolostrum): Doğumdan sonra anne ile bebek bir araya gelir gelmez emzirme başlatılmalıdır. Doğumdan sonraki ilk 1-2 gün içerisinde salgılanan miktarı az, rengi koyu sarı ve kıvamı koyu süttür. Kolostrum daha sonra salgılanan olgun süte göre daha fazla besleyicidir.

Çünkü Kolostrum ;

  • Daha fazla protein içerir
  • Daha fazla enfeksiyonlardan koruyucu maddeler içerir.
  • Daha fazla A ve E vitamini içerir
  • Daha fazla büyüme faktörleri içerir.

Ayrıca kolostrum, barsak hareketlerini arttırarak bebeğinizin ilk kakasının(mekonyum) temizlenmesine ve sarılığın önlenmesine yardım eder.
(Unutmayınız ; Kolostrum bebeğinizin ilk aşısıdır.)

Anne Sütünün Yararları:

  • Anne sütü hazmı kolaylaştırır, daima taze, temiz, bebeğe verilmek üzere hazır ve uygun sıcaklıktadır.
  • Anne sütü alan bebeklerde anemi inek sütü alan bebeklere göre daha az görülür.
  • Anne sütü alan bebekte pişik, karın ağrısı ve kabızlık daha az görülür.
  • Anne sütü ile beslenen bebekler ek besin alan bebeklere göre daha sık beslenmek ister bu da annenin sütlerinin artmasını sağlar.
  • Anne sütü alan bebeklerde alerjik reaksiyonlar yok denecek kadar azdır.
  • Anne sütü alan bebekler bağışıklık sağlayan antikorları alırlar böylece enfeksiyonlara karşı daha güçlü olurlar.
  • İlk emzirme doğumdan sonraki ilk yarım saat içinde olmalıdır.

Anne ile Bebeğin Aynı Odayı Paylaşmasının Yararları (Rooming In)

  • Anne ile bebek arasındaki psikolojik bağın kuvvetlenmesini sağlar.
  • Bebeğin her ağladığında emzirilmesine olanak sağlar, böylece hem süt yapımı artar hem de bebek daha az ağlamış olur.

Meme Hijyeni: Meme ucunun temizliği için günlük duş alınması yeterlidir, duş alınamaz ise günde bir defa kaynamış ılık suyla silinmelidir. Her emzirme sonrası annenin sütünü kahverengi bölgeye sürerek göğüs pedi ile kapatması yeterli olacaktır.

Emzirme Tekniği: Emzirmeye başlamadan önce mutlaka eller yıkanmalıdır. Bebeğin emzirildiği ortamın sakin, sessiz, huzurlu bir ortam olmasına özen gösteriniz. Anneye uygulamalı emzirme teknikleri öğretilmelidir. Anne sütü sağma ve saklama koşulları anlatılmalıdır. Emzirme esnasında göğsün sadece ucunu değil kahverengi halkayı da (areola) bebeğin ağızına iyice yerleştiriniz. Bu işlemi doğru şekilde yapmanız hem sütün gelmesini hızlandırır, hem de çatlak oluşmasını engeller. Memeyi bebeğin ağızına yerleştirirken 4 parmak göğsünüzün altında başparmak göğsün üstünde kalacak şekilde C harfini oluşturulur. Bu pozisyonda bebeğinizin burnunu açıkta bırakarak kolay nefes almasını sağlamış olursunuz.
Bebeğin memeye tekniğine uygun yerleştirdiğinizde bebeğin çenesi ile göğüs arasında boşluk kalmaz. Bebek emerken, ağlarken gaz yutabilir. Bu nedenle emzirme sırasında ve sonrası mutlaka bebeğin gazını çıkartınız. Bebeğinizi omzunuza yüzü size dönük olacak şekilde yerleştiriniz, sırtına yapacağınız masaj yardımıyla, eğer hava yuttuysa rahatlıkla gazını çıkartacaktır. Masajı, sakin vuruşlarla birkaç dakika yapmanız yeterli olacaktır. Bebeğinizin gaz problemi geçicidir

Anne sütü nasıl artırılır?

  • İlk aylarda bebeğinizin emmesi çok düzenli olmayacaktır. Her istediğinde, istediği sıklık ve sürede emmesi sütünüzün kısa sürede ve bol gelmesini sağlayacaktır.
  • Zamanla bebeğinizin emme süresi ve uyku süresi daha düzenli bir duruma gelecektir.
  • İlk 6 ay bebeğinize anne sütü haricinde su vermenize gerek yoktur, katı besinlere geçildiğinde su (kaynamış ılık) ihtiyacu olacaktır. Bu konuda doktorunuzun önerisini de dikkate alınız.
  • Gece süt yapımı daha fazla olduğundan bebeğinizi geceleri de emziriniz.
  • Sütünüzü artırmak için kendi beslenmenize de dikkat etmelisiniz, günde en az 2–3 litre sıvı almalısınız.
  • Bebeğinizin yeterli beslenebilmesi için emmeye başladığı göğüsten 15–20 dakika aktif emmesi gerekir. Bu süre içerisinde bebeğinizin emdiği göğüs boşalır. Bebeğiniz göğüsteki ilk sütü, yağlı ve doyurucu olan son sütü almış olur.
  • Bebeğiniz her iki göğsünüzü de emmişse, bir sonraki emzirmede son emzirdiğiniz göğsünüzden başlayınız. Her iki göğsünüzü emmemiş ise en dolgun hissettiğiniz göğüsten başlayınız.
  • Bebeğiniz ne kadar çok sizi emerse o kadar çok sütünüz olur.

Annede Memelerde Dolgunluk Hissi: Bebeğiniz düzenli ve aktif olarak emse dahi bazen memelerde biriken sütü bitiremeyebilir. Bu yüzden her emzirme sonrası göğüslerinizi kontrol etmeniz gerekmektedir. Çünkü göğsünüzde biriken sütler bir süre sonra size ağrı hissettirecek ateşiniz yükselecek ve göğüsler gerginleştiği için bebeğiniz emmede güçlük çekecek dolayısıyla emzirme işkence haline dönüşecektir. Göğüslerinizde gerginlik oluyorsa elle ya da pompa ile boşaltmak gerekir. Boşaltma öncesi memenize yapılacak ılık pansuman sütün daha kolay akmasını sağlar.

Anne Sütünün Saklanması: Sağılan süt steril süt, saklama poşetlerinde oda ısısında 3 saat, buzdolabında 3 gün, derin dondurucuda 3 ay süre ile saklanabilir. Ek olarak ilk günler bebeğiniz sürekli emdiğinden meme başı çatlakları sık görülür 7 – 10 gün içerisinde de uygun bakımla geçer. İlk günden itibaren hatta hamileliğinizin son günlerini de meme bakımına başlamanız uygun olacaktır.

Cilt Bakımı

Göbek Bakımı: Bebeğinizin göbek bakımını günde en az 1 defa yapmalısınız. Göbek kordonu idrar ya da kaka ile kirlendiğinde daha sık bakım gerekebilir. Göbek bakımını, bebeğinizin kordonunun her tarafını ıslatacak şekilde göbeğin dibinden mandala doğru %70’lik alkol damlatarak yapınız. Alkolün cilde temas etmemesi için steril kare gaz kullanınız. Göbek pansumanında alkol dışında tentürdiyot, amerikan tentürdiyodu gibi iyotlu, civalı antiseptik solüsyonlar kullanmayınız. Bebeğinizin bezini göbek kordonu dışarıda kalacak şekilde bağlayınız. Göbek düşene kadar bebeğinize duş şeklinde banyo yaptırabilirsiniz. Göbek kordonu 5-15 gün içinde düşecektir, göbek düştükten sonrada iki gün %70’lik alkol ile bakım yapmaya devam ediniz. Göbekte sulanma, kızarıklık, kötü koku, ateş, akıntı, kanama gibi durumlarla karşılaşırsanız doktorunuza ulaşınız.

Banyosu: Küvet banyosunu, göbeği düştükten iki gün sonra yaptırabilirsiniz. Suyun sıcaklığının 36,5–37 derece, oda sıcaklığının 26 derece olması uygun olur. Banyo öncesi mutlaka hazırlığınızı yapınız, çünkü bebeğiniz çıplakken kendini güvende hissetmez ve çok huzursuz olur. Bu da sizin telaşlanmanıza neden olabilir. Bebeğinizle ilgili tüm işlemleri keyif alarak anne–baba bir arada yapınız ve lütfen huzurlu olunuz, bu huzur aynen bebeğinize de yansıyacaktır.

Göz Bakımı: Bebeğinizin gözünde akıntı, çapak oluşmuşsa, steril gazlı bezi kaynamış ılık suda ıslatıp, gözünü içten dışa (burundan-kulağa ) doğru tek bir hareketle silebilirsiniz. İşlemin tekrarlanması gerekirse yeni bir gazlı bez kullanmalısınız. Gözde kızarıklık, akıntı, çapaklanma ve şişlik varsa doktorunuzla görüşünüz.

Kulak Bakımı: Bebeğinizin kulakları çok hassas olduğu için asla diplerine kadar temizlemeye çalışmayınız. Pamuklu çubuk kesinlikle kullanmayınız. Sadece bebeğinizin kulak arkasını ve dış kulak kepçesini siliniz.

Burun Bakımı: Bebeğinizin burun deliklerine birer damla serum fizyolojik damlattıktan sonra ucu kıvrımlı peçete ile fazla ilerlemeden temizleyiniz. Bebeğiniz burun solunumu yaptığı için burnunun tıkanık olmaması önemlidir.

Ağız Bakımı: Bebeğinizin sağlığı için göğüs hijyeninize dikkat etmelisiniz. Bebeğinizin dil ve ağız mukozası normal görünümde ise ağız bakımına ihtiyacı yoktur. Ağız bakımı yapacaksanız kaynamış ılıtılmış suda gazlı bezi ıslatarak ağız içini tek seferde siliniz.

Deri Bakımı: Yenidoğan bebeğinizde deri çok ince olduğundan kolayca zedelenebilir. Bebeğinizin derisinin kirli kalması nedeni ile pişikler ve deri enfeksiyonları çabuk gelişebilir. Bebeğiniz çok sıcak ortamda kalır veya çok kalın giydirilirse isilik oluşabilir. Bebeğinizin göbek kordonu düşene kadar kaynamış su ve pamuk kullanarak; baş, boyun, gövde, kollar, bacaklar ve kıvrım yerlerini siliniz ve iyice kurulayınız. Bebeğinizin göbek kordonu düştükten 2 gün sonra normal banyo yaptırabilirsiniz. Bebeğinizin vücudunu banyodan sonra özellikle kıvrım yerlerini bebe yağı ile masaj yaparak yağlayınız. Bebeğinizin iç çamaşırlarını her gün değiştiriniz.

Genital Bölge Bakımı: Bebeğinizin alt temizliğini en az 2 ay kaynamış ılık suya batırılmış pamuklarla yapınız. Kız çocuklarında temizlik önden arkaya doğru, kakasını yaptığında akan su altında yapılmalıdır.

Takip;

  • Bunlara ek olarak hastaneden çıkmadan önce işitme testinizi mutlaka yaptırınız.
  • Topuk kanlarınızı ek sorun yoksa hastanemizde veya sağlık ocağında aldırınız.
  • Kemik gelişimini destekleme amaçlı hekiminizin verdiği vitamini 1 yıl düzenli kullanınız.
  • Ek öneride bulunulmadıysa 2 aylık olduğunda kalça çıkığı açısından kalça ultrasonu çektiriniz.
  • Aşılarınızı düzenli yaptırın hekiminizden ayrıntılı bilgi alınız.