Çocuklarda Davranış Sorunları

Anne babalar çoğu zaman çocuklarından uslu durmalarını, istenilen şekilde davranmalarını beklerler. Çocuklar anne babaların bu beklentilerine cevap vermediğinde ise uzun, mantıklı açıklamalar yapılır. Ancak anne baba çocuğa gerekli konuşmayı yapsa da, çocuk kendini konuşmanın son sözü olan “tamam mı?” dışında her şeye kapatır. Anne baba iyi iletişim kurduğunu, gerekli mesajı verdiğini düşünürken sonrasında üzerine konuşulan davranış problemlerinin tekrar tekrar yaşandığını gözlemler. Peki anne, baba ve çocuk arasında ciddi sorunlara yol açan bu davranış problemlerinin nedenleri nelerdir ve nasıl ortadan kaldırılabilir?
Anne baba tarafından duyulmadığını, anlaşılmadığını hisseden her çocuk fark edilmek ve anlaşılmak için daha aşırıya gidecek, daha çok ağlayacak ya da içe kapanıklık, yalan söyleme, hırsızlık, alt ıslatma, saldırganlık, inatçılık gibi farklı davranış sorunları gösterecektir. Anne babalar olarak öncelikle çocukla ilgili nerede hata yaptığımızın farkında olmalı ve çocuğumuzun sorunları büyümeden davranışlarını olumlu yöne çevirmeliyiz.

Olumsuz Davranışların Nedenleri Nelerdir?

1) İlgi görmek: Çocuklarımızdaki olumsuz davranışların en önemli nedenlerinden biri ilgi görmek istemeleridir. Çocuklar öncelikle olumlu davranışlarla anne babanın ilgisini çekmeye çalışırlar. Bu yolla beklediği ilgiyi bulamayan çocuk büyüklerin dikkatini çekmenin en hızlı yolu olan istenmeyen davranışlara yönelir.

2) Güç çatışması: Birçok anne baba isteklerini çocuklara, “hemen eve gel diyorum…”, “ödevini bitirmeden olmaz…” gibi güç, otorite hissettiren cümlelerle belirtir. Anne babanın söylediklerini yapmak zorunda olduğu için yapan çocuklar, güç yarışını kaybetmiş gibi görünse de bu durum geçicidir. Çocuk ilk fırsatta kendi isteğini yaparak gücünü kendisine ve ailesine kanıtlayacaktır. Çünkü güç hissettiren cümlelerle karşılık verdiğimizde çocuklar gücün değerine inanmakta ve kendileri de bu yolu kullanmaya başlamaktadırlar.

3) İntikam duygusu: Eğer güç çatışması devam ederse, çocuklarda “intikam alma” duygu ve düşüncesi gelişebilir. Anne baba tarafından incitilen çocuk, aynı şekilde anne babayı da inciterek önemsenmeye çalışır. Misafirlerinizin yanında hiç beklemediğiniz ya da yapmaması için defalarca uyardığınız hareketleri yaptığını gözlemleyebilirsiniz.

4) Yetersizlik duygusu: Çocuk defalarca uyarıldığı için bir süre sonra değişmesi mümkün olmayan biri olduğuna inanır. Kendisi için “yaramaz” kelimesini çok duyuyorsa bir filmin oyuncusu gibi “yaramaz çocuk” rolünü oynamaya devam eder. Bu nedenle çocuklara yetersiz ve sorunlu oldukları hissi yaşatılmamalıdır.

Olumsuz Davranışları Ortadan Kaldırmak için Neler Yapmalıyız?

Disipline edin: “Çocuğum çok yaramaz. Ne kadar cezalandırsam da uslu durmuyor…” diyorsanız verdiğiniz şeyin disiplin mi ceza mı olduğuna dikkat etmelisiniz. Disiplin “zihinsel nitelikleri ya da karakteri biçimlendirmek ya da mükemmelleştirmek için öğretmek veya eğitmek” anlamına gelirken; ceza, “itaate ya da emre uymaya zorlama” demektir. Cezalandırma, çocuklara nasıl davranmaları gerektiğini öğretme konusunda etkili bir araç değildir, hatta problem davranışları arttırabilir. Öncelikle çocuk, istenmeyen ya da beklenen davranışın nedenini bilmeli. Aile bu davranışla ilgili bir kural koymalı ve bu kuralın yıkılması durumunda karşılaşılacak sorunları belirlemeli (o gün dışarı çıkmama gibi). Ancak başarıya ulaşılabilmesi için çocuğa hem kuralın mantığı izah edilmeli hem de kurala uyulmadığı takdirde doğabilecek sorunlar anlatıldıktan sonra bu teknik sürekli olarak uygulanmalı. Beklentilerinizi net olarak iletin: Beklentilerinizin çocuğun gelişim dönemine uygun olduğuna emin olduktan sonra, bunları çocuğa doğru ilettiğinizden emin olun. Çocuğunuz doğru davranışın ne olduğunu biliyor, bu davranış için hangi kuralları izlemesi gerektiğini ve bu kuralları yıktığında ne ile karşılaşacağını biliyorsa geriye kalan tek şey bu disiplin tekniğini sürdürmektir.

Kararlı olun: “Evet” ve “Hayır” cevaplarınız ortama göre değişmesin. Markete girdiğinizde çocuğun çikolata isteğine “hayır” dediyseniz, marketten çıkıncaya kadar tutumunuz değişmemeli. Çocuğun ısrarına, huysuzluğuna dayanamayıp cevabınız değişirse, çocuk bir sonraki sefere de “hayır”ların ardından mutlaka bir evet geleceğini düşünür ve her zamankinden daha ısrarcı davranır.

Tutarlı olun: Çocuğun bir davranışına yalnızken kızar, aynı davranışa başkasının yanında sessiz kalırsanız çocuğunuzun tutarlı bir kişilik geliştirmesini engellemiş olursunuz. “Evet” ve “hayır” cevaplarınız duruma ve kişiye göre değişmemeli.

Sabırlı olun: Anne baba rolü mutlaka sabır gerektirir.

Evde sevgi gösterin: İyi bir anne baba olmanın ilk şartı iyi bir karı koca olmaktır. Bir anne babanın çocuğuna yapacağı en büyük iyilik ebeveynlerin birbirini sevmesidir. Çocuklar evin barometresi gibidir. Aile içinde stres varsa, (evlilik sorunları, maddi sorunlar ya da sağlık problemleri) çocuk bunu mutlaka hisseder ve her ortamda bunu yansıtmaya başlar. Çocuğunuz hiç olmadığı kadar davranış sorunları gösteriyorsa yaşanan bir sıkıntının sinyallerini veriyor olabilir.
Karşılıklı saygı gösterin: Çocuğunuzun odanıza girerken kapıya vurmasını istiyorsanız, siz de çocuğunuzun odasına girerken kapıya vurmalısınız.

Aktif dinleyin: Anne babalar çocuğun sinirli, inatçı davranışlarına hemen tepki göstermemeli. Konuşmaktan çok dinlemek, onun duygularını ve düşüncelerini ifade etmesi için fırsat vermek gerekir. Kendi düşüncelerimizi ona empoze etmek değil, onu anladığımızı hissettirip doğruyu kendi kendine bulmasına fırsat vermek, sorunlarıyla başa çıkabilme becerisi geliştirmek amaçlanmalı.

Güven hissettirin: Çocuklar kendilerini güvensiz hissettiklerinde veya gelecekle ilgili endişeler duyduklarında olumsuz davranışları artabilir. Ödevini yapmak istemeyen ya da söz dinlemeyen bir çocuk anne baba arasındaki tartışmalara bir tepki veriyor olabilir.

Övücü olun: Çocuğunuz çok yaramaz olsa da olumlu davranışları mutlaka vardır. O davranışları yakalamaya çalışır, çocuğunuzun olumlu davranışları sırasında ona ilgi gösterirseniz, bu davranışların artmasını sağlarsınız.
Zaman ayırın: Çocuğun anne babayla geçireceği zaman dilimlerine ihtiyacı vardır. Ona önemli olduğunu, onu sevdiğinizi hediyelerle, sözlerle hissettirmeniz yeterli olmaz. Kısa da olsa ilginizin sadece ona dönük olduğu belli zamanlarınız olmalı.

Egzersiz yaptırın: Egzersiz çocuğun “kurtlarını dökerek” evde daha az hareketli olmasını sağlar. Ayrıca çocuğun sinirlerini fiziksel olarak boşaltmasını kolaylaştırır ve endorfin düzeyini arttırarak kendini daha iyi hissetmesini sağlar.
Her çocuk zaman zaman problem davranışlar sergiler. Ancak bu davranışların olumluya dönmesinden ya da büyüyerek çıkmaza sürüklenmesinden birincil sorumlu olan ailedir. Bu nedenle çocuğumuzun dönemsel özelliklerini tanımalı ve yaşanan sorunları ertelemeden çözmeye çalışmalıyız.